Transistör, elektronik devrelerde sinyalleri yükselten, anahtarlama yapan veya kontrol eden bir yarı iletken devre elemanıdır. Transistörün adı transfer (aktarım) ve rezistans (direnç) kelimelerinin birleşiminden gelir. Transistörler elektronik cihazların temel yapı taşlarındandır ve birkaç taneden milyarlarca taneye kadar farklı sayılarda kullanılabilir.
Transistörlerin yapısı, iki N-tipi yarı iletken arasına bir P-tipi yarı iletken (NPN) veya iki P-tipi yarı iletken arasına bir N-tipi yarı iletken (PNP) yerleştirilmesiyle oluşur. Bu şekilde iki PN diyot yan yana gelmiş olur. Transistörün üç bacağı vardır: Base (B), Emitter (E) ve Collector (C). Base bacağına uygulanan akım veya gerilim, kollektör ve emiter arasındaki akımı veya gerilimi kontrol eder.
Transistörlerin çalışma prensibi, base bacağına uygulanan sinyalin büyüklüğüne bağlı olarak kollektör-emiter arasındaki direncin değişmesidir. Böylece küçük bir sinyal ile büyük bir sinyal elde edilebilir. Bu işleme sinyal yükseltme denir. Transistörler ayrıca anahtarlama yapmak için de kullanılabilir. Base bacağına uygulanan sinyal ile kollektör-emiter arası açık veya kapalı duruma getirilebilir.
Transistörlerin çeşitli tipleri vardır. En çok kullanılanlar bipolar kavşak transistörü (BJT) ve metal oksit yarı iletken alan etkili transistör (MOSFET) dir. BJT transistörler akım ile çalışırken, MOSFET transistörler gerilimin oluşturduğu elektrik alan ile çalışırlar. MOSFET transistörler daha düşük güç tüketimi ve daha yüksek hız sağlarlar. Bu nedenle günümüzde tümleşik devrelerde daha çok tercih edilirler.
Merhaba sevgili okurlar, bugün sizlere elektronik devrelerin vazgeçilmez elemanlarından biri olan BJT transistörler hakkında bilgi vereceğim. BJT transistör nedir, nasıl çalışır, ne türleri vardır ve hangi alanlarda kullanılır gibi soruların cevaplarını bu yazıda bulabilirsiniz.
BJT transistörün açılımı Bipolar Jonksiyon Transistördür. Yani iki kutuplu birleşimli transistör anlamına gelir. Bu transistörler P ve N tipi yarı iletken malzemelerden oluşur ve üç bölgeye sahiptir: Emitter (E), Base (B) ve Collector (C). Emitter ve Collector arasındaki akımı Base’e uygulanan gerilimle kontrol edebiliriz. Böylece giriş sinyalini yükselterek güçlendirme veya anahtarlama işlevi görebiliriz.
BJT transistörler iki türe ayrılır: NPN ve PNP. NPN transistörlerde Emitter ve Collector N tipi, Base P tipi yarı iletken malzemedendir. PNP transistörlerde ise tam tersidir. Yani Emitter ve Collector P tipi, Base N tipi yarı iletken malzemedendir. Bu transistörlerin sembolleri ve iç yapıları aşağıdaki şekilde gösterilmiştir.
NPN ve PNP transistörlerin çalışması için doğru şekilde kutuplanmaları gerekir. Yani Emitter-Base bölgesine doğru yönde gerilim uygulanmalı, Collector-Base bölgesine ise ters yönde gerilim uygulanmalıdır. Bu şekilde Emitter-Base bölgesi iletime geçerken, Collector-Base bölgesi kesime geçer. Böylece Base akımı ile Collector akımı arasında bir orantı oluşur. Bu orantıya kazanç faktörü denir ve genellikle β veya hFE ile gösterilir.
NPN ve PNP transistörlerde akım ve gerilim yönleri
BJT transistörlerin en önemli özelliklerinden biri de doğrusal olmalarıdır. Yani giriş sinyalinin şekli ne olursa olsun, çıkış sinyali de aynı şekilde değişir. Bu sayede ses, görüntü gibi analog sinyalleri güçlendirmek için kullanılabilirler. Ayrıca dijital devrelerde de anahtarlama elemanı olarak kullanılabilirler.
BJT transistörlerin kullanım alanları çok geniştir. Radyo, televizyon, bilgisayar, telefon gibi elektronik cihazlarda bulunabilirler. Ayrıca amplifikatör, osiloskop, mikrofon, hoparlör gibi elektronik devre elemanlarının yapımında da kullanılırlar.
Bir yanıt yazın